Virüs Günlerinde Kronik Hastalığı Olanlar

Virüs Günlerinde Kronik Hastalığı Olanlar
25 Mart 2020
Etiketler: ,
Kategoriler: Popüler Makalelerimiz

Psiko-onkolog Elçin Biçer

Dünyanın her yerinde ve yanı başımızda süregiden salgın virüs günlerinde, yüksek risk grubuna giren kanser ve diğer kronik hastalıkları olan bireylerin (yeni tanı almış bireyleri hariç tutuyorum) bugünleri pek çoğumuzdan daha metanetli daha sakin karşılamaları bir tesadüf değil.

Çünkü kronik hastalığı olan kişiler, hepimizden çok önce bir hastalığın getirdiği ve getirebileceği kayıplarla hesaplaşmışlardı. Bugün bizlerin yaşadığı korku ve paniği, onlar ilk tanılarını duyduklarında tatmışlardı. O korku ve panikle baş edecek güçlü yöntemler ve hayata karşı yeni bir bakış açısı geliştirdiler zaman içinde.

Bizler koşturmacalı hayatımızda yaşayıp giderken kronik hastalığı olan bireyler, yaşamdaki bazı etkinliklerden kendilerini korumak adına uzak durarak mahrum kaldılar. Tıpkı bugün kendimizi korumak adına evlerimizde kalmayı tercih edişimiz, zorunlu seçmeli izole yaşantımız gibi.  Virüs ve enfeksiyonlara hepimizden daha hassas oldukları için toplu taşıma koşullarına, kalabalık yerlere, hijyene karşı bugün bizim gösterdiğimiz özeni onlar hep gösterdi, o gün bizlerin göstermediği özenin ceremesini de çekerek.

Onlar, izole olmanın, yaşam kaygısının ve hayatta kalmak için kendine ve kendi dünyalarımıza özen göstermenin ne demek olduğunu çok çok iyi biliyorlar. Bununla baş etmek için uzun uğraşlar sonucu geliştirdikleri güçlü baş etme yöntemleri sayesinde bugün daha metinler.

Ve bugün  “hasta” oldukları için değil, toplumdaki herhangi bir birey olarak evde kalmaktalar. Öteki olma halinden, bizden biri, “normal biri” olma haline geçiş. İnsanlık, sanki bugün onları ve yaşadıkları durumu, duyguları anlamış, paylaşmış, normalleştirmiş gibi.

Zannetmeyin ki, “şimdi anladınız mı?” diyerek öfkeyle yaklaşıyorlar. Hastalığın ya da ölümcül bir hastalıkla karşılaşma ihtimalinin nasıl bir şey olduğunu bildikleri için komşusuna, tanıdıklarına şefkatle ve duyarlılıkla yaklaşmaktalar. Belki de bu kez, onlar bizim kaygımızı paylaşıyor diyebiliriz.