Arkabahçe Bilgi Paylaşım Toplantıları (Meslektaşlarımıza Yönelik)
2025 Online Bilgi Paylaşım Toplantıları!
Devamını oku ->Nur Dinçer Genç, Psikolog
Çocuklarda sık rastlanan sorunlardan biri de okul korkusudur. Korkulan durum ya da nesneden genellikle kaçınılır. Çocuk okula gitmek istemez ve okula gitmemek için de fiziksel ya da duygusal bazı bahaneler uydurur. Mide bulantısı, karın ağrısı veya baş ağrısı gibi fiziksel şikayetleri olduğundan söz eder. Bazen de hayali hikayeler anlatır. Örneğin; sınıfta çok yaramaz bir çocuk olduğunu ve o çocuğun sürekli kendisini rahatsız ettiğini ya da öğretmenin ona kızdığını ve cezalar verdiğini söyler. Anne ve baba telaş içinde okula gidip öğretmen ile konuştuklarında hikayelerin doğru olmadığını öğrenirler. Ya da sıklaşan fiziksel şikayetler nedeni ile doktora gidilir ancak yapılan muayene ve testlerde hiçbir fiziksel sorun saptanmadığını öğrenirler.
Okul korkusu en sık olarak okula yeni başlayan çocuklarda görülür. Özellikle 1.sınıfa başlayan çocuklarda sık rastlanır. 1.sınıfa başlayan çocuklarda – özellikle de anaokuluna gitmemiş ve okul öncesi hazırlık yapmamış çocuklarda daha sık- okula başladıkları ilk bir kaç gün ağlama, sınıfa girmekte zorluk, evden servise binmek için çıkmak istememe gibi davranışlar zaman zaman gözlenmektedir. Bu durum en fazla bir hafta sürer ve çocuk okula adapte olur. Ancak okul korkusu yaşayan çocuklarda durum genellikle süreklilik gösterir. Günler geçtikçe çocuğun okul reddi artarak sürer. Fiziksel şikayetler çoğalır. Bazen anne ya da baba ile okula gelir ama sınıfın kapısında artan ağlamalar ile birlikte içeri girmeyi reddeder.
Okul korkusunun çeşitli nedenleri olabilir. Bu nedenleri genel olarak iki başlıkta toplayabiliriz:
Aşırı koruyucu ve kollayıcı anneler çocukta yabancı ortamlara karşı korkular oluşmasına neden olabilir. Anne çocuğun bağımsızlaşmasına –kendi ayakları üzerinde durmasına- yeteri kadar izin vermediğinde çocuğun kendine olan güveni de gelişemeyebilir. Çocuk yeni ortam ve durumlarda başına bir şey gelebileceği ya da kendi başına baş edemeyeceğini düşünerek anneden ayrılmakta güçlük çekebilir. Annenin aşırı kaygılı olması, oyunlarda dahi çocuğa fazlası ile sınırlar çizmesi, çocukta kaygının gelişimine yol açar. Misafirliğe gidildiğinde annenin eteğinden ayrılmama, yabancı biri ile konuşmak istememe ve annenin arkasına saklanma, parka gittiğinde başka çocuklara sokulmama gibi davranışlar gözlenebilir. Bazen de anne çocuğun kendisi dışında birisine bağlanmasını endişe ile karşılayabilir. Örneğin, çocuğun öğretmeninin sevmesi ve ona bağlanması annenin çocuğunun sevgisini kaybedebileceği endişesine yol açabilir. Bu durumda anne kaygıları açık açık sözcüklere dökmese de çocuğa üstü kapalı olarak hissettireceği kaygılarıyla çocuğun okuldan uzaklaşmasına neden olabilir. Bazen daha büyük sınıflarda yaşanan not ve başarı kaygısının nedeni de genellikle ebeveynlerin çocuktan beklentilerinin yüksek olmasından kaynaklanır. Evde çocuğu sadece iyi bir not aldığında takdir etmek ya da ödüllendirmek, düşük başarı durumunda verilen cezalar ya da öfkeli konuşmalarda çocukta beklentileri karşılayamama kaygısına yol açar.
Çocuğun korkusu kısa bir dönemi aşıyor ve okula gitmesini engelliyorsa mutlaka profesyonel yardım almak gerekir.
Ne kadar tepki gösterirse göstersin anne ve babanın çocuğu mutlaka okula yollaması önemlidir. Bu günde ağlamasın, çok yıpranıyor gibi düşüncelerle okula gitmemesini onaylamak tekrar okula adapte olmasını güçleştirecektir. Burada adım adım sınıfa yaklaştırmak faydalıdır. Örneğin, okula gittiğinde sınıfa girmese bile bir gün bahçede, sonraki gün sınıf koridorunda ve takip eden gün sınıf kapısında olması okula yavaş yavaş alışmasını
sağlayacaktır. Özellikle anneye bağımlı olan çocukların servis ya da baba gibi bir başka aile bireyi tarafından okula götürülmesi, anne götürdüğünde kesinlikle annenin sınıfa girmemesi, hatta okul binasına girmemesi, ebeveynlerin kesinlikle kararlı olduklarını çocuğa hissettirmeleri adapte olmayı kolaylaştıracaktır. Bazen anne çocuğu okula getirir ve ağladığı için bırakmak istemez ya da çocuk ağlamayı bırakıp sınıfa girdiğinde teneffüste bir göz atmak amacıyla çocuğun yanına gider. Bu gibi durumlar çocuk için ayrılmayı zorlaştıracaktır
Arkabahçe Psikolojik Gelişim Eğitim ve Danışmanlık