Deprem

Deprem
13 Şubat 2023
Etiketler: ,
Kategoriler: Makalelerimiz, Popüler Makalelerimiz

Deprem sonrası hem kendimizin hem de çocuklarımızın ruh sağlığını korumak için nelere dikkat edebiliriz?

Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 şiddetlerinde acısı uzun süre hissedilecek iki deprem yaşadık. Kaybı, hasarı çok büyük bir afetti. Ortak bir yas yaşıyoruz. Üzgün, öfkeli ve şaşkınız. İsteksiz, keyifsiz ve halsiz olabiliriz, hepsi çok normal.

Deprem yerindekilerin öncelikle güvenliği ve fiziksel ihtiyaçları karşılandıktan sonra, duygusal yaralarını sarmak için dernekler onlara psikolojik destek sunmak için hazır bekliyor olacaklar. El birliğiyle bu acının da üstesinden geleceğiz. Şu an ise elimiz yüreğimizde haber almayı bekliyoruz. Televizyon, telefon ve sosyal medyadan haber almaya çalışıyoruz. Sürekli yeni bilgiye maruz kalıyoruz.

Şunu biliyoruz ki; depremi yaşayanlara alanda yardım edenler, şahit olanlar, ekrandan izleyenler, sevdiklerini kaybedenler, geçmişte deprem yaşantısı olanlar… pek çok kişi de depremi yaşayanlar gibi etkilenebiliyor.

Doğal afetler güvenlik algımızı zedeleyen, ani ve sarsıcı travmatik yaşantılar. Çocuklar ise bu yaşantıyı anlamlandırmakta en çok zorlananlar… Çocuklarda deprem yaşantısından sonra ebeveynlerinden ayrılmak istememe, onlara yapışma, kendi yatağında yatmayı reddetme, okula gitmeyi reddetme, uykuya dalmada güçlük, içe kapanma, öfke nöbetleri ve erken gelişim dönemlerine geri dönme hali görülebilir. Travma sonrası uzun süreli etkilerini hissetmemeleri adına öncelikle ebeveynlerinin desteğine ihtiyaç duymaktadırlar.

Deprem sonrası hem kendimizin hem de çocuklarımızın ruh sağlığını korumak için nelere dikkat edebiliriz?

*Keyifsiz, halsiz, yorgun ve ağlamaklı olabilirsiniz hepsi çok normal. Hiç de normal olmayan bir yaşantıya verilen normal tepkiler hepsi. Ailenizden duygunuzu saklamaya çalışmayın. Duygularınızı, düşüncelerinizi çevrenizdeki yetişkinlerle paylaşın, konuşun. Yalnız olmadığınızı görmek iyi hissettirecektir.

* Olay yerine uzak olanlar olarak kendimizi haber almaktan alıkoymak çok zor. Ancak sürekli haber almak ikincil travmaya maruz kalmaya sebep olabilir. Molalar verin, gündelik işlerinizi sürdürmeye çalışın, rahatlatan faaliyetlere alan açın.

*Evde haberleri herkesin duyabileceği şekilde televizyondan takip etmektense, kulaklıkla tablet veya telefonlardan takip etmek daha uygun olacaktır.

*Bolca bilgiye maruz kalıp hareketsiz izleyen olmak kimseye iyi gelmeyecektir. Ne olursa olsun kendi ulaşabileceğiniz kapsamda yardımcı olmak adına eyleme geçmek iyi hissettirecektir. Ayrıca büyük çocuklarınızı da yardım süreçlerine dahil etmeniz, birlikte neler yapılabileceğini tartışmanız onlara da iyi hissettirecektir.

*Hızlıca yaşantınıza ve şartlarınıza uygun rutinler oluşturmak hem size hem çocuklara iyi gelecektir.

*Ailenizi bir arada tutun, yemek, oyun ve sinema gibi ortak saatler oluşturun.

*Çocuklarınızı dinleyin. Göz teması kurun, yakın durun ve tüm dikkatinizi ona verin.

*Gerilen bedeninizi gevşetmek adına yoga, meditasyon ve gevşeme hareketlerini yapın. Çocuklarınızı da bu egzersizlere dahil edebilirsiniz.

*Nefes egzersizleri yapın. Derin, yavaş ve uzun nefesler alıp vermek bedenin gevşemesine yardımcı olur.

*Çocukları ekrandaki görüntülerden uzak tutun. Haberlerdeki görüntü, ölü sayısı ve yıkılan bina sayısı gibi açık bilgilerden koruyun.

* “Enkaz altında kaldı, evi yıkıldı, … kadar kişi öldü…” gibi cümleleri çocuğunuzun yanında kurmaktan sakının.

*Dikkat etmenize rağmen konuşmaları duydu veya görüntülere şahit olduysa, “evet bu yaşanan çok kötü, herkes yardım etmeye çalışıyor, biz de şu an birlikteyiz, güvendeyiz…” gibi sükûnetle, destekleyici konuşmalar ekleyin.

*Ne olduğunu bilmediklerinde kaygı seviyeleri artar. Bu yüzden merak ettiklerini kısaca anlatın. “Deprem yer kabuğundaki kırılma ile olur. Yer sallanır. Bu sık sık olur. Bunu engelleyemeyiz. Ancak yapmamız gerekenler var…” ve “Deprem oldu. Bundan zarar gören insanlar var. Etkilenenlere yardım etmek için…” diyerek korunmakla ve acıyı paylaşmakla ilgili bilgilerinizi, çözümleri ailece konuşun.

*Duygunuzu paylaşmanız onun da duygusunu anlamlandırmasına yardımcı olacaktır. “Deprem olduğunda uyuyordum. Hiç beklemediğim için endişelendim… Çok korktum…” veya “Bu haberi almak beni çok üzdü, korkuttu. Biz güvendeyiz…” gibi paylaşmanız çok destekleyici olacak ve onun da duygusunu paylaşmasına alan açacaktır.

*Dan Siegel çocukların yaşadığı zorlu yaşantılarda beyni entegre etmenin öneminden bahseder. Duygularınızı paylaştıktan sonra olayı baştan sona, olumlu bilgileri de içeren şekilde anlatmanız çocuğunuzun duygu ve mantığını entegre etmesine çok yardımcı olacaktır. “Uyuyorduk, sallanmaya başladık, çok korktum. Seni aldım, çıktık, bize yardım ettiler… Şimdi güvendeyiz, geçti.” gibi anlatmanız anlamlandırmasına yardımcı olacaktır.

*Duygusunu ifade ettiğinde anlayan ve destekleyen bir şekilde dinleyin. Asla korkacak, endişelenecek bir şey yok şeklinde geçiştirmeyin.

*Duygularını sözel ifade etmekte zorlanıyorsa oyun hamuru ve boyalardan faydalanabilirsiniz.

*Aletha Solter böyle zamanlarda yönlendirmesiz oyunların önemini anlatır. Sizin yönlendirmediğiniz, serbest oyunlarda ona eşlik edin. Bu şekilde onu anlayabileceksiniz ve zorlandığı duyguları ifade etmesine alan açmış olacaksınız.

*Çocuğunuzun ulaşabileceği yere itfaiye, ambulans, hastane, ev, çadır ve bebekler koyarak bu oyuncaklarla oynayıp var olan travmatik yaşantılarını oyunda rahatlatmasına yardımcı olabilirsiniz.

*Travma sonrası gelen “güçsüzüm” duygusunun rahatlaması ve güçlü hissetmesini desteklemek adına; çocuğunuzun sizi yönlendirdiği, sizin onun komutlarına uyduğunuz, çocuğunuzun güçlü olacağı oyunlar oynayabilirsiniz.

*Temas ve dokunmak hepinize iyi gelecektir. Sarılın, okşayın, sevin…

*Beraber uyumak isterse buna karşı koymayın. Bu sizin de çocuğunuzun da daha güvende hissetmesine yardım edebilir.

*Beraber olmak ve iş birliği içinde hareket etmek iyi hissettirecektir.

*Yapabileceği ölçüde sorumluluk almasını desteklemek güç kazanmasına, kendini güçlü hissetmesine yardımcı olur.

*Ergen çocuklarınızın sizinle birlikte uzaktan yardım çalışmalarına katılmasına ve fikir yürütmesine alan açın.

*Tüm ailenin dahil olacağı temas, kahkaha içeren etkinlikler organize edebilirsiniz. Kahkaha, stresin ifadesi için etkili bir yoldur.

 *Hayatın normal akışında devam etmesi güvenlik algısı için önemlidir. Çocuklarınızın da günlük faaliyetlerine devam etmelerini sağlayın.

*Stres belirtileri 1-2 hafta içinde azalmadığı durumlarda lütfen destek alın.

Uzman Psikolojik Danışman Elif Aksoy

*Aletha Solter – Oyun Oynama Sanatı

*Dan Siegel – Bütün Beyinli Çocuk